Friday, February 2, 2007

Meme kanseri

Meme kanserinin en yaygın belirtisi ağrısız bir kitlelenin hissedilmesidir.
Ancak, hastaların %10 kadarı, kitle olmaksızın ağrı hissetmektedir. Meme
kanserinin daha seyrek gürülen belirtileri arasında, göğüste oluşan geçici
olmayan değişimler, (örneğin kalınlaşma, şişlikler, deride tahriş yada
bozulmalar, ve anlık akıntılar, aşınma, göğüs ucunun hassaslaşması yada içe
dönmesi de dahil olmak üzere göğüs ucu belirtileri). Tedavisi en kolay olan
erken aşamadaki meme kanseri tipik olarak hiç bir belirti göstermezler. Bu
nedenle, kadınların meme kanserinin erken tanısı için önerilen kontrol
programlarını uygulamaları çok önemlidir.
  
Meme kanserine erken aşamada tanı konması, tedavi seçeneklerinin sayısını,
tedavinin başarıya ulaşma ve hayatta kalma şansını önemli oranda arttırır.
Erken tanı için temelde önerilen biri birini tamamlayıcı üç yöntem vardır;

Normal de doktorlar 20 yaşından sonra her ay kişisel
göğüs kontrollerinin yapılmasını, kırk yaşından sonrada yılda bir kez olmak
üzere klinik göğüs kontrollerini ve mamografiyi önermektedirler. Ancak daha
sonraki mamogramlarınıza referans olması için otuzlu yaşlarınızda en azından
bir mamogram çektirerek saklamanız önerilir. Burada verilen başlama yaşları,
toplumun geneli için önerilmektedir, eğer yüksek risk grubunda olduğunuzu
düşünüyorsanız kontrol programınızı doktorunuz ile konuşmalısınız.
Kanserlerin küçük bir bölümü mamografi tarafından tanımlayamayacağı için,
mamografiyi klinik göğüs kontrollerine alternatif olarak görmek yanlıştır.



Eğer
bu testlerden birinde normal olmayan bir belirtiye rastlanırsa, durumu
açıklığa kavuşturmak için belirleyici testler yapılacaktır. Unutmayın ki,
göğüs kontrollerinde bulunan kitlelerin büyük bir kısmı kanser olmayan
gelişimlerdir.



Kontroller sonrası şüphelerin giderilemediği durumlarda, kesin tanının
konması amacıyla biyopsi yapılır. Kitlenin büyüklüğüne, yerine, doktorun
yada hastanın tercihine bağlı olarak biyopsi lokal anestezi altında
iğnelerle yapılabileceği gibi, ameliyatla kitlenin çıkarılmasıyla da
yapılabilir.

Aşk şeker hastalığını azaltıyor

'Ayakları yerden kesen' aşkın; stresin azalmasından vücut sağlığına kadar birçok olumlu etkisi var.

Psikiyatrist Ali Ayas; aşkın sadece ruh sağlığı üzerinde etkili olmadığının altını çiziyor.

Ayas; huzur veren her şeyin direkt olarak sağlığı da olumlu etkilediğini, dolayısıyla aşkın da aynı etkiyi yaptığını belirterek, "Aşk; insanı rahatlatır, vücuda huzur ve denge verir, kafamıza takılan olumsuz şeylerin baskılanmasını sağlar.

Özellikle şeker hastalığının seyrini hafifletir" diye konuşuyor.

Saturday, December 2, 2006